Bu gün bu minik şirin bebeğe ziyarete gittik . İş yerinden arkadaşım Matematik Öğretmeni benim çok sevgili arkadaşım Yudum'un İkinci bebeği 5 aralıkta dünyaya geldi. İsmi Selin. Ben yeni doğduğunda gitmiştim ama iş arkadaşlarımla tekrar gittim. Giderken de elim boş gidemezdim tabi ki. Aşağıdaki Peynirli Böreği ve çikolatalı kıtırlardan yaptım. Her ikisi de çok beğenildi.
Neyse fazla bekletmeden tarif vereyim. Yılbaşında alternatif olarak yapılabilir bu börek..
MALZEMELER:
1 Kilo Yufka ( 5 yaprak) Yarım Kilo Süt 1 Su Bardağı Yoğurt Yarım Su bardağı sıvı yağ 4 Adet Yumurta 1 çay kaşığı tuz 1 Paket Kabartma Tozu
İç Harç: 150 Gr kaşar Peyniri 100 Gr Telli peynir 100 gr Beyaz peynir Yarım demet maydanoz
Sırasıyla yumurta, tuz, yoğurt, sıvı yağ, süt, kabartma tozu karıştırılarak homojen bir karışım yapılır.
Tüm peynirler rendelenir maydanozlar ince kıyılarak peynirler ile karıştırılır. Tepsinin altı hafif yağlanıp ( yada benim yaptığım gibi Yağlı kağıtta serebilirsiniz ) Bir yufka bütün olarak tepsiye serilir. Fazla kısımları tepsiden dışarı sarkıtılır. İkinci Yufka kopartılarak büzgü yapılarak düz düz değil su böreği gibi büzgili şekilde gelişi güzel konup sıvı karışımdan 1 kepçe her yerine gezdirilir. tekrar yufka parça parça konur. tekrar sıvı karışım. Peynirli harcın yarısı her tarafa eşit şekilde yayılır. 1,5 Yufka ya da aynı işlem uygulanıp tekrar peynirli karışımdan konur. kalan yufkalarda serilip karışım dan gezdirilip dışarı sarkan yufkalar kapatılıp kalan karışım böreğin her yerine eşit şekilde yayılır. 10 dakika dinlendirilip 180 derecede altı ve üstü kızarana kadar pişirilir.
Kağan'a hamileliğimin son aylarında 2007 yaz başıydı bir pazar sabahı eşim benden önce uyandı. Bende artık sıcaklarında verdiği etkiyle iyice ağarlaşmıştım. Yatak keyfi yapıyordum. Burnuma öyle güzel kokular geliyordu ki sanki melemen gibi. Öyle canım istedi ki bir an önce yataktan kalksam da bende yapsam diye içimden geçiriyordum. Biraz sonra eşim gelip kahvaltının hazır olduğunu söyledi. Mutfağa gittiğimde anladım ki o güzel kokular bizim mutfaktan geliyordu. Ne kadar sevindiğimi siz düşünün sanki o an dünyalar benim olmuştu :)) O gün bu gün adı Temel'in Spesyali kaldı..
Bir nevi melemen soğanı yok kaşarı var :) Bu sabah ben yaptım ama nedense eşimin yaptığı kadar güzel olmuyor:( Birde yazın çıkan doğal domates ve biber ile tadı daha bir farklı..
MALZEMELER: ( 4 Kişilik)
2 Adet acı sivri biber
2 adet çarliston biber
3 adet domates
3 yumurta
1 kase kaşar rendesi
2 kaşık tereyağ
Tereyağında ince doğranmış biber ve domatesler kavrulur. Tuz eklenir. Rende kaşar serpilip üzerine çırpılan yumurtalar gezdirilir. tekrar karıştırılmadan kısık ateşte pişmesi sağlanır.
Sonunda tarife ulaşabildim. Benan'ın davetinde Tarif defterinden Rubin getirmişti Bu nefis kurabiyeleri. Araya bayram falan da girince tarife ulaşmak biraz uzun sürdü. Bu gün alabildim malzemeleri.. Aslında kendim tekrardan yapıp öyle yayınlamak istiyordum ama sizleri daha fazla bekletmiyim dedim.
MALZEMELER:
1 paket margarin
3,5 bardak Un
2 Yumurta sarısı
1 Paket Kabartma Tozu
5 Yemek Kaşığı Pudra Şekeri
5 Yemek Kaşığı Hindistan Cevizi
ÜZERİ İÇİN:
2 yumurta Akı
1 Bardak Hindistan Cevizi
Hamur malzemeleri karıştırılarak kulak memesi yumuşaklığında yoğrulur. Fındık büyüklüğünde yuvarlanıp önce yumurta akına sonra hindistan cevizine bulanarak 180 derecede hindistan cevizleri altın rengini alana kadar pişirilir.
Güzel dilekleriniz çok teşekkür ederim. Hala hastalıktan kurtulmuş değiliz. Nasıl bir mikrop ki düzelemedik. Kağan hala dedin derin öksürüyor. Yarın tekrardan doktor kontrolü var bakalım sanki bir antibiyotik daha kullanıcaz gibime geliyor. Bir kar yağsa havadaki mikroplarlar giderdi en azından.
Bu aralar mutfakla da uğraşamıyorum pek fazla. Öylesine geçiştiriyorum. Bir kurtulsak güzel bir tatlı ile ödül vermek istiyorum hepimize ama bakalım..Böyle durumlarda arşivdeki tarifler çok işe yarıyor.
MALZEMELER:
1 Kilo Pırasa 3 ortaboy havuç 1 çay bardağı pirinç yarımşar tatlı kaşığı acı ve tatlı karışık toz kırmızı biber yarım kaşık salça zeytinyağı, tuz 1 adet limon suyu
Havuçların kabukları soyulup çok kalın olmamak kaydı ile verev şeklinde doğranarak yağda kavrulur. Bu esnada Pırasalar ayıklanıp 3-4 cm kalınlığında doğranır kavrulan havuçlara ilave edilir. pırasalar hafif söndüğü zaman salça ve kırmızı biberler ilave edilip salça kokusu çıkana kadar kavrulur pirinçleri ve tuzu ve limon suyu eklenip pırasalar ile aynı hizada sıcaksu eklenip pirinçler uzayana kadar kısık ateşte pişirilir.
Barbunya balığınıda ilk kez denedim geçenlerde Kadıköyde balıkçılar çarşısından geçerken eşimle balık yemeğe kara vermiştik. Baktık herkez barbunya alıyor balıkçıda çok meth edince hadi alalım dedik. Özellikle alıp neden yediklerini de anlamadım. Bana göre diğer balıklardan pek bir farkı yok. Neyse belki seven ve yapmak isteyen olur :)
MALZEMELER:
1 kilo barbun balığı 1 kase mısır unu tuz kızartmak için sıvıyağ
balıklar temizlendikten sonra üzerine tuz dökülüp harmanlandıktan sonra süzgeçte bekletilir. bu arada mısır ununa tuz eklenir. balıklar una bulanıp kızgın yağda kızartılır.
Neredeyse beş gündür hastayız. Düzelecek diye beklerken dahada kötü oldu Hiç bu kadar hasta olmamıştı canım oğlum.
Cumartesi akşamı yattıktan biraz sonra kalkıp kustu. mamadan dır diye düşündüm midesi hassas bir çocuk çünkü. Pazar günü boğazları kızarıktı. Üç kere kustu bu sefer serum fizyolojik başladım ıhlamur falan derken öksürük başladı. Pazartesi doktora götürdüm ateş düşürücü ve öksürük şurubu verdi çok fazla birşeyi yok hemen antibiyotik vermeyelim dedi. Ama öksürüğü iyice azınca burnu falanda iyice tıkandı Dün akşam tekrar götürdük doktoruna. Aşağı inmeye başlıyor antibiyotiğe başlamamız gerek dedi :( Agumentin, Ventolin ve Asist' e başladık akşam itibari ile. Ama Sabah saat beşten sekize kadar hiç durmadan ağladı ne yaptıysam fayda etmedi. sürekli burnunu yıkamamı istiyor daha doğrusu ne istediğini bilmiyor babasına gitmek istiyor tam almaya çalışıyor babası gitmiyor bana yapışıyor, su istiyor ama içmiyor yani belliki biryerleri de ağrıyo muhtemelen başı şurup içmiyeceğinden zar zor paranoks fitil verdim zar zor uyuttum zaten ağlamaktan bitap düştü fitilin etkisi ile de sanırım sakinleşti.
Baş ağrısı, zaten beşgündür günde 3 saat uyku ile işe geliyorum. Antibiyotik vermeyi hiç istemiyordum ama ne yapayım mecbur kaldım :(
Apartmandaki arkadaşım Esengül de yemiştim. Normalde pek sevmem milföy hamurunu ağzımda bir yağ tabakası bırakır ama bunda hiç belli olmamış milföy olduğu. Benim gibi sevmeyenler bile 5-6 tane yiyebilir :) Kendimden utanıyorum bunu dediğimde ama napayım tatlıya bir zaafım var..
MALZEMELER
4 adet kare şeklinde milföy hamuru
SOĞUK KREMA
2,5 su bardağı süt 3 kaşık un silme değil 1 kaşık nişasta 1 adet yumurta sarısı 1,5 çay bardağı şeker ( normal ajda değil) 50 gr margarin yada tereyağ (malesef ki margarinle kıvamı daha güzel oluyo) 1 paket vanilya içine istenilen bir meyve ( kivi, muz, çilek ) Pudra şekeri
Milföy karelerinin her biri dokuz parçaya bölünüp fazla kızartmadan 180 derecelik fırında pişirilir. Zaten kabarmış oluyor sıcakken her kare ikiye bölünür.
Bir tarafta süt, yumurta sarısı, un, nişasta çırpılıp pişirmeye başlanır. süt ısınınca tozşeker eklenir. göz göz olunca ocaktan indirilip margarin ve vanilya katılarak mikserin Yüksek devrinde 5 dk çırpılır. Hafif ılınınca karelere ister pasta duyu ile ister tatlı kaşığı ile krema konur üzerine istenilen meyvelerden konularak öteki kare üzerine kapatılır. soğuduktan sonra pudra şekeri serpilip kürdan batılılarak servis edilir.
Not: Kendi analizim kivilisi meyvenin mayhoşluğu dahada bir hafiflik vermişti. Muzlusu ise tatlı olduğundan biraz bayıyordu. ( kendimi yemekteyiz de gibi hissettim :)
Çok önceden yani bayramdan önce yapmıştım bu böreği anca sıra geldi ( sıra gelmeyen çok tarif var gerçi :) ) Ben çok severim otlu börekleri pazılı da bunlardan bir tanesi tavsiye ederim..
MALZEMELER:
1 kilo yufka ( 5 yaprak) 1 demet pazı 1 kuru soğan karabiber, pul biber, tuz Yufkayı sürmek için sıvı yağ + su üzerine sürmek için 1 yumurta sarısı ve sıvıyağ
Soğan yemeklik soğranıp kavrulur. içine ince kıyılan pazılar eklenir. hafif kavrulunca tuzu ve baharatları eklenip nsoğumaya bırakılır. 1 Yufka masaya serilip her tarafı sıvı yağ + su karışımı ile yağlanır. her tarafına içten yayılıp uzun şekilde sarılarak uzunlamasına yan yana tepsiye dizilir. üzerine yumurta sarısı sürülür. Tekrar fırça ile sıvı yağ sürülerek 200 derecede üzeri kızarana kadar pişirilir.
Bu sene bayram tatili bana erken başladı :) Çarşamba gününden beri izindeyim. Hem Oğlumla güzel vakit geçirme imkanı buldum hemde arkadaşlarımla. Çarşamba sabahı kahvaltımı Nafiye'de yaptım. Perşembe günü Selime'nin doğum günüydü ona elimden gelen en çabuğundan pasta yaptım. ve hep beraber kutladık.. Cuma günü kahvaltıyı bende yaptık.. resim çekerken elim titredi çok net çıkmadı ..
Cuma akşamı geleneksel toplantımız Esengülde idi.. Bu nefis yemeklerden ondan.. Patates Salatası..
Kıymalı ve Patatesli Börek..
Milföy Lokmaları..
Halley Pasta..
HERKESİN TÜM SEVDİKLERİ İLE GEÇİRECEĞİ BİR BAYRAM DİLİYORUM...İYİ BAYRAMLAR..
Çok severim Arnavut Ciğerini. Eşimden dolayı pek sık pişiremiyorum sevmiyor ama ben yaptığımda mecburiyetten mi yoksa ben yaptığım için mi nedendir bilinmez yiyor.,,
MALZEMELER:
800 gr dana ciğeri 2 ortaboy patates 1 Ortaboy Kurusoğan Yarım demet maydanoz Mısırunu Pulbiber Kızartmak için sıvı yağ
Ciğerler iyice yıkanıp fazla kanı süzülsün diye süzgece konur. Kanları süzülünce MıSır ununa tuz eklenip kızartılacak kadar ciğer unlanıp derin ve küçük bir tencerede bol yağda kızartılır. Patatesler küp küp doğranır ve kızartılır. Soğan piyazlık doğranır. maydanoz kıyılıp soğan ve pulbiber ile karıştırılır. Patates ve soğan salatası ciğerin yanında servis edilir.
Bu kurabiyemde Seneler önce Keçiboynuzu pekmezli Ispanaklı Börek gibi Sana Mutfağı Zeynep Yeğenağa tarafından yapılmıştı. Geçen Cuma akşamı apartman geleneksel toplantımız bendeydi. Uzun zamandan sonra onlar için yaptım. Günlerde benden istenen tarifler arasındadır hep. Yapımı çok zor fakat yemesi kolay bir kurabiye. Hatta bir arkadaşım tarifi alıp yapmak istemişti. bitirdikten sonra beni arayıp ; - birdaha istemiycem senden bunu çünkü yapımı çok zormuş bizde bilmeden senden habire bunu istiyoruz demişti :)
MALZEMELER:
1 paket margarin 3,5 su bardağı un 1 su bardağı un haline getirilmiş fındık 1 su bardağı pudra şekeri 1 paket vanilya
Un ve pudra şekeri teflon tencerede kısık ateşte hafif sararana kadar kavrulur. Ayrı bir tencerede margarin eritilip fındık katılarak kavrulur. Altları kapatıldıktan sonra her ikiside sıcakken birbirine katılır vanilya eklenip hızlıca bir kaşık yardımı ile karıştırılıp soğumasına meydan verilmeden elle mercimek köftesi yapar gibi sıkılarak şekil verilir. Tüm malzemenin soğumadan yapılması gerek. Toksa toparlayamazsınız. Servis edilene kadar buzdolabında bekletilir. Servis esnasında üzerine pudra şekeri serpilir.
Eğer geriye kalan kurabiye olursa buzdolabında muhafaza edilmeli yoksa ele alındığında dağılır. Elle yenmesi tavsiye edilir :)
Fotoğrafı bile vakitsizlikten buzdolabında çektim :))
Kurabiyeleri ayrıca PDÇS 31 Ümran'a gönderiyorum Kolay gelsin canım..